Bu yıl, ara dönemde asgari ücrete zam yapılmamasıyla milyonlarca vatandaş geçim sıkıntısını daha ağır bir biçimde hissetmeye başladı. Bu durum, yılbaşında uygulanacak olan zam oranlarına yönelik beklentileri artırdı. Asgari ücretin artırılması için yapılan ön hesaplamalar, çeşitli verilere dayanarak kamuoyuna sunuluyor. Ne var ki, bu hesaplamaların sonuçları asgari ücretlileri tatmin edecek düzeyden uzak.
Enflasyonun Perde Arkası
Türkiye’de izlenen yanlış faiz politikaları enflasyonun tetiklenmesine yol açınca, seçimler sonrası ekonomi yönetimi Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in denetimine geçti. Göreve gelir gelmez, Merkez Bankası’nın yönetimine müdahale edilerek yanlış faiz uygulamaları sona erdirildi ve faiz artırımıyla enflasyon kontrol altına alınmaya çalışıldı. Ancak bu süreçte en büyük yük asgari ücretlilere bindi. Enflasyonun sebebi olarak gösterilen yanlış faiz politikaları nedeniyle asgari ücretliler bu yıl yükselen enflasyon korkusu ile zam alamadı.
Fatih Portakal’dan Zam Tahmini
Yılbaşında asgari ücrete yapılacak zam hakkında konuşan gazeteci Fatih Portakal, zammın önceden doğru tahmin edilmesiyle dikkat çekti. Portakal, asgari ücretlilerin büyük beklenti içinde olmaması gerektiğini vurgulayarak, “Türkiye’de maaş artışları artık enflasyon beklentilerine göre ayarlanıyor. Enflasyon hedefi yüzde 38 olarak belirlendiğinde, maaş artışlarının bu oranlara göre yapıldığını gördük. Asgari ücret zammı pazarlıkları başladığında, 2024 için öngörülen yüzde 14 enflasyon beklentisiyle hareket edecekler. Ancak asgari ücrete en az yüzde 60 zam yapılmalı. Türk-İş, bu rakamı masada şart koşmalı. Böylece asgari ücret 27 Bin TL olabilir. Ama bu, pazarlık masasında kabul edilir mi? İmkansız, kabul edilmez. Asgari ücret zammı yüzde 20-25 seviyelerinde belirlenebilir. Bu durumda, asgari ücretliler daha da yoksullaşır” dedi.
Zam Kararları Nasıl Alınıyor?
Asgari Ücret Tespit Komisyonu, bu yıl da Aralık ayında Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan’ın davetiyle toplanacak. Komisyonda 15 üye yer alacak; bunlardan beşer tanesi işveren ve işçi sendikalarından, geri kalan beş kişi ise Çalışma Bakanlığı ile Hazine ve Maliye Bakanlığı’ndan bürokratlar olacak. Komisyonda alınan zam kararları oy çokluğu ile geçerli olacak ve işçilerin itirazları bu kararları etkilemeyecek.